Haber

İstanbul’da kuyumcunun sahte bileklikle dolandırılma anları kameraya yansıdı

23 Aralık akşamı İstanbul’un Kartal ilçesinde bir kuyumcuya gelen ve çift gibi davranan iki kişi, altın kaplama sahte bilekliklerle dolandırdı.

Esnafın iddiasına göre 25 bin liralık altın karşılığında getirdikleri bileziği 5-10 gün süreyle bırakmak istediklerini söyleyen zanlılar, kuyumcunun dikkatsizliğinden yararlanarak aldıkları altınlarla birlikte ortadan kayboldu. sahte bilekliklerle takas olur.

Zanlıların peşine düştü

Bileziğin sahte olduğunu anlayan kuyumcu Selim Sevgi, çiftin dükkandan çıkmasını engellemek için arkasına geçti. Şüpheliler olay yerinden bir taksiye binerek ayrıldı.

Hırsızlık anları kamerada

Polise ihbar üzerine kaçan zanlıların yakalanması için soruşturma başlatıldı. Hırsızlık anları iş yerindeki güvenlik kameraları tarafından kaydedildi.

“Müşteri, görülmesi gerektiğini düşündüm”

Selim Sevgi yaşadığı olayla ilgili şu ifadeleri kullandı:

“Akşam kapanış saatinde bir çift geldi. ‘Bu bileziği sana bırakıp karşılığında cumhuriyet altını alsak 5-10 gün idare eder misin bizi, bir sorunumuz var’ dediler. Alıp bir kenara koyduk. Ben müşteriyim açıkçası, işleri görülmeli diye düşündüm. Sonra üzerime bir şüphe çöktü. Altının çıkardığı ses barizdir. Yüksek tonlu bir sese sahiptir. Bileziği camın üzerine bıraktım ve sesinden altın olmadığını anladım. Onları takip ettim ama hemen ticari bir taksiye binip gittiler, yetişemedik. 25 bin lira maddi zararımız oldu.”

Sahte bileziği tespit etmek zordur

Sahte bileziğin gerçeğine çok yakın olduğunu belirten kuyumcu, şunları söyledi: “Bu yöntemi daha önce hiç görmemiştim. Dışı gerçek altın, içi farklı bir malzeme olan bir bileklik. Gerçek olup olmadığını test etmek için ‘altın mihenk taşı’ dediğimiz bir yöntem var. Bu şekilde test edilmelidir. Bileziği ortadan ikiye kesip ardından mihenk taşına sürmekle kesin bir tespit yapmak mümkündür. Aksi mümkün değil.”söz konusu.

“Bir bileklikte 25 bin liralık ciddi zarar görüyoruz”

Benzer olayları diğer meslektaşlarından da duyduğunu belirten Sevgi, şöyle konuştu: “Aynı olayı Pendik’te duyduk, geçen hafta orada da oldu. Şu anda kuyumcular bunlarla karşılaşıyor, önlem almak istiyorlar. Bundan sonra daha fazla dikkat etmeye çalışacağız. Bu nedenle, mümkün olan tüm önlemleri alacağız. Çünkü bir bileklikte 25 bin liralık ciddi bir zarar görüyoruz. Kuyumcuların da dikkatli olması gerekiyor.”dedi.

“Haftada iki üç kez böyle şeyler yaşıyoruz”

Benzer olaylarla karşılaştıklarını söyleyen kuyumcu Azad Çelik, “Yıl ortası bu, haftada iki üç kez böyle şeyler yaşıyoruz, esnaflarımızdan duyuyoruz. Çok arttı ve bunun farkındayız. Genellikle yabancılardan veya tanımadığımız kişilerden altın almamaya çalışırız. Alırsak detaylı inceleriz. Eskiden bu olaylar sık ​​olmuyordu, şimdi çok arttı. Altın fiyatlarındaki artıştan daha da fazla, altının üretimi muhtemelen daha kolay hale geldi. Dolandırıcılar uzmanlaşmıştır. Önceki sahte altından farklı bir sistem uyguluyorlar. Altın yapıyorlar ama akortları düşük. Bunu genellikle olağan yoğun saatlerde yaparlar çünkü kuyumcu kafası kalabalık olduğu zaman her müşteriyle kolay kolay ilgilenemez. Gürültüyü dikkatsizlikle eş tutuyorlar.”söz konusu.

“Merdiven altı darphane gibi”

Kuyumcu tamircisi olarak çalıştığını söyleyen Süleyman Akyıldız, şunları söyledi: “Bu eserler renginden, duruşundan anlaşılmıyor. Dolandırıcılar bu işi ilerletmişler, birebir yapabiliyorlar. Merdiven altı nane şekerleri gibiler. Hatta erittikleri malzemelere baskı yaparak çeyreklik bile yapabiliyorlar. Kullandıkları formülle bunu anlamak çok zor. Tesbih olduğu sanılan altın takıların kesilip mihenk taşına vurulması gerekir. Dışı altın renginde, farkı anlayamazsınız, tıpatıp aynı. Onları kesmelisin. İçerisinde farklı bir mineral kullanıyorlar, pirinç olabilir. Altın suyu, yaldızı alıp tutabilen bir araçtır. Bu geçersiz eserler dışarıdan altın gibi görünse de farklı bir alet içeriyorlar.”dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu